Kapat
0 Ürün
Alışveriş sepetinizde boş.
Kategoriler
    Filtreler
    Preferences
    Ara

    Performatif Terörizm ve “İslam Devleti” Örgütü

    Yazar : Kasım Timur
    ISBN :9786257424974
    Sayfa Sayısı :317
    Baskı Sayısı :1
    Ebatlar :16.00 x 24.00
    Basım Yılı :2023
    355,00 ₺
    301,75 ₺
    Tahmini Kargoya Veriliş Zamanı: 2-4 iş günü içerisinde tedarik edilip kargoya verilecektir.

    Terörizmin performatif bir eylem stratejisi olduğunu savunan bu kitap, "terörizm" ile "performans" konseptleri arasındaki kurucu ilişkiselliği çözümleyebilecek kuramsal bir çerçeve geliştirmeye odaklanmaktadır. İki bağımsız çalışma alanı olan "Eleştirel Terörizm Çalışmaları" ile "Performans Çalışmaları" arasında bağlantı kuran bu kuramsal çerçeve, terörizm hakkında daha derinlikli bilgi üretimini mümkün kılabilmek için, geleneksel olarak terör örgütlerinin amaç, strateji ya da örgütlenme biçimlerine odaklanan sınırlı çerçevenin ötesine geçme yönünde bir çağrıyı içermektedir. Böylece terörizmin etkileşimsel yönü, yani edimsellik ile siyasal anlam üretimi arasındaki bağlantılar ve anlam üretimi sürecinin "simgesel" ve daha önemlisi "dramatik" unsurları analize dahil edilebilmektedir. Bu, "İslam Devleti" Örgütü gibi kompleks terör örgütlerinin şiddet eylemlerini birer performansa dönüştüren unsurları çözümleyebilmek için gerekli bir çerçevedir. Aynı anda hem bir terör örgütlenmesine hem de kendinden menkul bir "hilafet devleti"ne birlikte gönderme yapan "İslam Devleti" fenomeni, salt terörizm konusuna odaklı bir bakışla değerlendirilemeyecek ölçüde kompleks bir vakadır. Bu kompleks yapıya ve edimlerine dair bütüncül bir bakış geliştirebilmek için, tartışmanın temelleneceği kavramsal, kuramsal ve metodolojik çerçevenin de -örgütün sınır aşan niteliklerine paralel şekilde- disiplinlerarası bir bakışla yeniden düşünülmesi gerekmektedir. Terörizmin performatif ontolojisine ilişkin tartışma, "İslam Devleti" örgütünün izlediği terörizm stratejisi ile "hilafet devleti" olma iddiasını kurumsallaştırma girişimleri arasındaki çok yönlü bağlantılara dair eleştirel bir perspektif geliştirmeyi sağlamaktadır. Böylece "nübüvvet metodolojisi üzere hilafet" olma iddiasında temellenen egemen iktidar performansı; toplumsallık, vatandaşlık ve grup kimliği anlayışını şekillendiren "erdemli toplum" söylemi; "öteki"ne yönelik şiddetin edimselliği üzerinden üretilen benlik imgesi gibi konular, örgütün terörizm stratejisi ile birlikte tartışmaya açılmaktadır.

    Terörizmin performatif bir eylem stratejisi olduğunu savunan bu kitap, "terörizm" ile "performans" konseptleri arasındaki kurucu ilişkiselliği çözümleyebilecek kuramsal bir çerçeve geliştirmeye odaklanmaktadır. İki bağımsız çalışma alanı olan "Eleştirel Terörizm Çalışmaları" ile "Performans Çalışmaları" arasında bağlantı kuran bu kuramsal çerçeve, terörizm hakkında daha derinlikli bilgi üretimini mümkün kılabilmek için, geleneksel olarak terör örgütlerinin amaç, strateji ya da örgütlenme biçimlerine odaklanan sınırlı çerçevenin ötesine geçme yönünde bir çağrıyı içermektedir. Böylece terörizmin etkileşimsel yönü, yani edimsellik ile siyasal anlam üretimi arasındaki bağlantılar ve anlam üretimi sürecinin "simgesel" ve daha önemlisi "dramatik" unsurları analize dahil edilebilmektedir. Bu, "İslam Devleti" Örgütü gibi kompleks terör örgütlerinin şiddet eylemlerini birer performansa dönüştüren unsurları çözümleyebilmek için gerekli bir çerçevedir. Aynı anda hem bir terör örgütlenmesine hem de kendinden menkul bir "hilafet devleti"ne birlikte gönderme yapan "İslam Devleti" fenomeni, salt terörizm konusuna odaklı bir bakışla değerlendirilemeyecek ölçüde kompleks bir vakadır. Bu kompleks yapıya ve edimlerine dair bütüncül bir bakış geliştirebilmek için, tartışmanın temelleneceği kavramsal, kuramsal ve metodolojik çerçevenin de -örgütün sınır aşan niteliklerine paralel şekilde- disiplinlerarası bir bakışla yeniden düşünülmesi gerekmektedir. Terörizmin performatif ontolojisine ilişkin tartışma, "İslam Devleti" örgütünün izlediği terörizm stratejisi ile "hilafet devleti" olma iddiasını kurumsallaştırma girişimleri arasındaki çok yönlü bağlantılara dair eleştirel bir perspektif geliştirmeyi sağlamaktadır. Böylece "nübüvvet metodolojisi üzere hilafet" olma iddiasında temellenen egemen iktidar performansı; toplumsallık, vatandaşlık ve grup kimliği anlayışını şekillendiren "erdemli toplum" söylemi; "öteki"ne yönelik şiddetin edimselliği üzerinden üretilen benlik imgesi gibi konular, örgütün terörizm stratejisi ile birlikte tartışmaya açılmaktadır.

    >