Kapat
0 Ürün
Alışveriş sepetinizde boş.
Kategoriler
    Filtreler
    Preferences
    Ara

    Anayasasızlaştırma ve Demokrasi Umudu

    Yayınevi : Tekin Yayınevi
    ISBN :9789944612647
    Sayfa Sayısı :288
    Baskı Sayısı :1
    Ebatlar :13.5x21 cm
    Basım Yılı :2019
    210,00 ₺
    168,00 ₺
    Tahmini Kargoya Veriliş Zamanı: 2-4 iş günü içerisinde tedarik edilip kargoya verilecektir.

    “Biz seçimleri kazanamayız, çünkü onlar çoğunlukta.”
    “Biz seçimi kazanamayız, çünkü onlar sandıkta hile yapar.”
    “Biz seçimi kazansak da, onlar iktidarı bize vermez.”

    Son yıllarda Türkiye’nin her tarafında verdiğim konferanslar, katıldığım
    toplantılar ve yaptığım söyleşiler sırasında izleyicilerin soru ve sorgulamaları,
    genellikle bu üçlüde toplanıyordu.

    Bunun anlamı şu: Ben, demokrasi ve hukuk umudunu vurguladıkça, yukarıdaki
    sözler, siyasal iktidarın seçimler yoluyla el değiştirmesi (siyasal münavebe)
    konusundaki umutsuzluğu, karamsarlığı ve bıkkınlığı ifade ediyorlardı.

    Onların soru ve itirazlarını, “hukuk yoluyla demokrasi” kavramı bağlamında
    yaptığım açıklamalar ile karşılayarak, hukuk ve demokrasi umudunu
    pekiştirmeye çalışıyordum.

    31 Mart 2019 yerel seçimleri ve ardından gelen 6 Mayıs YSK kararı beni değil
    beni izleyen ve ilgi ile dinleyen yurttaşları haklı çıkardı: “Biz seçimi kazansak
    da, o (onlar) iktidarı vermez.”

    Tekrarlanan İstanbul 23 Haziran seçim sonuçları ise bütün Türkiye’de
    demokrasi umudunu yeşertti. On yedi yıldır devleti tek başına yöneten AKP,
    “sandık yoluyla iktidarı bırakmaz” şeklindeki kanaatin yaygınlaşmaya başladığı
    bir sırada, seçim sonuçlarına “katlanmak zorunda” kaldı.

    “Biz seçimleri kazanamayız, çünkü onlar çoğunlukta.”
    “Biz seçimi kazanamayız, çünkü onlar sandıkta hile yapar.”
    “Biz seçimi kazansak da, onlar iktidarı bize vermez.”

    Son yıllarda Türkiye’nin her tarafında verdiğim konferanslar, katıldığım
    toplantılar ve yaptığım söyleşiler sırasında izleyicilerin soru ve sorgulamaları,
    genellikle bu üçlüde toplanıyordu.

    Bunun anlamı şu: Ben, demokrasi ve hukuk umudunu vurguladıkça, yukarıdaki
    sözler, siyasal iktidarın seçimler yoluyla el değiştirmesi (siyasal münavebe)
    konusundaki umutsuzluğu, karamsarlığı ve bıkkınlığı ifade ediyorlardı.

    Onların soru ve itirazlarını, “hukuk yoluyla demokrasi” kavramı bağlamında
    yaptığım açıklamalar ile karşılayarak, hukuk ve demokrasi umudunu
    pekiştirmeye çalışıyordum.

    31 Mart 2019 yerel seçimleri ve ardından gelen 6 Mayıs YSK kararı beni değil
    beni izleyen ve ilgi ile dinleyen yurttaşları haklı çıkardı: “Biz seçimi kazansak
    da, o (onlar) iktidarı vermez.”

    Tekrarlanan İstanbul 23 Haziran seçim sonuçları ise bütün Türkiye’de
    demokrasi umudunu yeşertti. On yedi yıldır devleti tek başına yöneten AKP,
    “sandık yoluyla iktidarı bırakmaz” şeklindeki kanaatin yaygınlaşmaya başladığı
    bir sırada, seçim sonuçlarına “katlanmak zorunda” kaldı.

    >