Kapat
0 Ürün
Alışveriş sepetinizde boş.
Kategoriler
    Filtreler
    Preferences
    Ara

    İşaretler ve Tembihler

    Yayınevi : Litera Yayınları
    Yazar : İbn Sina
    ISBN :9789756329047
    Sayfa Sayısı :447
    Baskı Sayısı :3
    Ebatlar :16.5x23.5 cm
    Basım Yılı :2015
    455,00 ₺
    364,00 ₺
    Tahmini Kargoya Veriliş Zamanı: 2-4 iş günü içerisinde tedarik edilip kargoya verilecektir.

    İnsan bilen canlı, İbn Sina’nın bu kadim tanıma kazandırdığı açılım ve boyuta göre ise- bilen, bildiğini bilen, bildiğini bildiğini bilen, başka bir anlatımla kendi üzerinde düşünebilen yegâne canlıdır. Öte yandan insanın toplumsal bir varlık olduğu ve ancak hemcinslerinin yardımıyla varlığını sürdürebildiği de bir vakıadır. Bu meyanda insanın toplumsal varlık olması, onun sadece yeme, içme, beslenme vb. gibi fiziksel varlığının bekası için değil, bunlarla birlikte bilen bir canlı olmasının da gereği ve koşulu olarak ortaya çıkar. İnsan bilen bir canlı olarak, çevresini gözler, nesneleri sınıflar, soyutlama yapar, anlamlandırır, eşyaya ad verir, yorumlar, değerlendirir, hemcinsleri ve bütün varlıklar içinde kendi ayrımına ve farkına varır. Bütün bunları ise, dil vasıtasıyla hemcinsleriyle paylaşır ve yine dil vasıtasıyla hemcinslerinin tecrübelerine ve birikimlerine katılır. Bu noktada düşünme, insanın salt bir özne olarak varlığı gözlemlemesi ve kendi yerini bulma sürecindeki trajik yalnızlığını aşarak, bireyler arasında bilginin ifade-istifade ve aktarma, kısaca iletişim süreçleriyle iç içe girer ve gelişir. Bu bağlamda dil, insanın bir yandan toplumsal varlık olmasını sağlarken, öte yandan onun bilen ve bilgisini ifade eden bir varlık olmasını sağlayan bir araç olarak ortaya çıkar.

    Ürünler özellikleri
    Dil Türkçe
    Dil Arapça
    Cilt Tipi Ciltsiz

    İnsan bilen canlı, İbn Sina’nın bu kadim tanıma kazandırdığı açılım ve boyuta göre ise- bilen, bildiğini bilen, bildiğini bildiğini bilen, başka bir anlatımla kendi üzerinde düşünebilen yegâne canlıdır. Öte yandan insanın toplumsal bir varlık olduğu ve ancak hemcinslerinin yardımıyla varlığını sürdürebildiği de bir vakıadır. Bu meyanda insanın toplumsal varlık olması, onun sadece yeme, içme, beslenme vb. gibi fiziksel varlığının bekası için değil, bunlarla birlikte bilen bir canlı olmasının da gereği ve koşulu olarak ortaya çıkar. İnsan bilen bir canlı olarak, çevresini gözler, nesneleri sınıflar, soyutlama yapar, anlamlandırır, eşyaya ad verir, yorumlar, değerlendirir, hemcinsleri ve bütün varlıklar içinde kendi ayrımına ve farkına varır. Bütün bunları ise, dil vasıtasıyla hemcinsleriyle paylaşır ve yine dil vasıtasıyla hemcinslerinin tecrübelerine ve birikimlerine katılır. Bu noktada düşünme, insanın salt bir özne olarak varlığı gözlemlemesi ve kendi yerini bulma sürecindeki trajik yalnızlığını aşarak, bireyler arasında bilginin ifade-istifade ve aktarma, kısaca iletişim süreçleriyle iç içe girer ve gelişir. Bu bağlamda dil, insanın bir yandan toplumsal varlık olmasını sağlarken, öte yandan onun bilen ve bilgisini ifade eden bir varlık olmasını sağlayan bir araç olarak ortaya çıkar.

    Ürünler özellikleri
    Dil Türkçe
    Dil Arapça
    Cilt Tipi Ciltsiz
    >