"Buraların gökdeleni Gali'de bir Taşağıl var, Ohlara'da da bir Şehitlik. Taşağıl, Filyos Çayını yukarıdan izliyor ve Ohlara Yaylasına selam gönderiyor, Velibaba'dan doğru...
Göl Dağı, Balat Dağı ve Alam Dağı da az değil, uygarlıkları demlemiş belenlerinde...
Kırk iki derenin kırkı, Filyos Çayına vuslat ediyor... Yakın tarihe kadar yağmur perisinin ellediği ıslak dereler başka çağlıyor... Yüz seksen altı su değirmeninin çoğu son soluğunu vermiş bile... İlk çoğrafyacı Strabon'un Billaios nehrinin buralardaki kolları şenliksiz şimdi...
Yalı, zamanı sallıyor salıncağında, arada bir küf veriyor poyraz... Ve ona akıyor, Çaycuma'yı ikiye bölen Filyos...
Tüm buluşlarn insanla ilgili kültür tarihinde, değirmenler de... Beş yüz yıl önceleri asiyab olarak geçen değirmenlerin tarihi, köylerin tarihi bir yerde... Çalışan değirmenler, Çaycuma'da bir aidiyet duygusu geliştiriyor.
Bellekleri, bir makinenin yapabilme gücüyle daha da zayıflayan köylerden, tanıklarımla bir gezgin penceresi getirdim size..."
- Seyfettin Ceylan